İyileşmenin ilk ve temel şartı istirahattir. Dinlenen bir bünye çabuk toparlanacaktır. Ama bu demek değildir ki sürekli evde ve otelde yatmalısınız, bu süreçte hastalarıma istirahatten bahsetmek istediğim tatile çıkmak gibi düşünmelidir, yani programınızda iş görüşmesi, okul toplantısı veya herhangi bir ev işi olmamalıdır. Yüzdeki pansumanları saklayarak kesinlikle dışarı çıkmalısınız, temiz havada bir şeyler içmek, aşırı yorulmadan dolaşmak size iyi gelecektir. Otelde veya evde ise hafif dinlendirici müzik dinlemek, film izlemek bu sürecin hızlı geçmesini ve sizi sürekli ameliyatlarınızla ilgili kaygılarınızdan uzaklaştıracaktır.
İstirahatte 2 yumuşak yastık ile dinlenmek, başı çok öne eğmemek ödemlerin hızlı atılmasında altın kuraldır. İlk 3-4 gün buzu direk deriye temas ettirmeden saatte on dakikalık periyotlarla uygulamak ödemleri baskılamak adına çok önemlidir. Aşırı sıcak ortamlardan muhakkak uzak durulmalı mümkünse oda hep serin tutulmalıdır.
Bu dönemde sigara kesinlikle içmemek ve hatta içilen ortamda dahi bulunmamak en önemli husustur. İyileşme temiz bir kan dolaşımı ile sağlanır, bununda ilk şartı oksijene tam doymuş, karbon monoksitten uzak bir ortam yaratmaktır. Çoğunlukla hastalarıma erken iyileşmek ve hızlı ödem atmak için ‘hiberbarik oksijen tedavisi’ önermekteyiz. (Ayrı bir konu olarak ele alacağım)
İyileşme için ise paketli gıdalardan uzak durmak, şeker – hamur işi gibi inflamasyon artıcı gıdaları tercih etmemek önemlidir. Protein ağırlıklı ve temiz beslenme çok önemlidir. Sıvı tüketimi ise ödemlerin atılması ve dengenin tekrar sağlanması açısından en önemli husustur
En çok sorulan soru ise internet ile çok popüler olan takviyeler. En ünlüsü ananas ile başlayalım; ananas ve onun özütü bromelain ödem atmak konusunda en büyük destekçilerimizden, arnika ise sarı çiçekleri olan papatya benzeri bir bitkidir, morlukların azaltılması ve iyileşmeyi hızlandırmak amaçlı krem olarak kullanılır.
Sık kullanılan omega 3 balık yağları ise inflamasyon ve ödemi hafifletir, morlukları pıhtılaşma süreçlerini destekleyerek azaltmakta çok etkindir. Bu bağlamda asıl silahımız K vitaminidir, ameliyat sonrası kanamanın kontrol alınmasında ve morlukların azaltılmasında çok etkindir, k vitaminini takviye olarak alınamaz, ıspanak ve brüksel lahanası gibi yeşil besinlerde bolca bulunur.
Çinko ise kollajen sentezini artırarak bağ dokusunun iyileşmesini hızlandırır, yorgunluğa karşı direnç göstertir ve dinçlik verir, ameliyat sonrası takviye olarak alınması veya bol bol baklagiller tüketilmesi önerilir.
Son önerim ise magnezyum ve vitamin B6 kombinasyonu; kasların yeniden aktiflenmesi, sinir iyileşmesi için çok önemli bir takviyedir. Ameliyat sonrası ilk 2 ay her gün alınmasını önemlidir.
Özetle cerrahiler sonrası iyileşme her hasta için özeldir ve iyileşmenim en temel şartı istirahat ve zamandır. Bu iyileşme dönemi zamanı her hastamızda farklı ilerlese de sağlıklı beslenme, iyi istirahat, bol oksijen takviyesi ve destekleyici materyaller ile süreç kısaltılabilir.
Sağlıklı günler dilerim.